Yağma suçunda malın alınması veya verilmesini temin için zilyedin üzerinde cebir ve/veya tahdit kullanılmakta olup,kullanılan bu cebir ve tehdidin, kişiyi malı teslim etmeye veya alınmasına ses çıkartmamaya yöneltmeye elverişli olması gerekmekte, bu suçta mağdura yönelen iradenin zorlanması eylemi tehdit olarak değerlendirilmeli, hafif bir tehlikeyle tehdit yani şahsen ve malen büyük bir tehlike oluşturmayan tehdidin yağma suçunun oluşması için yeterli olmadığı, tehdit edilen kötülük ile malın teslimi arasında oran yoksa yağmadan bahsedilemeyeceği,bu durumun tespitinin fiili bir mesele olduğu, tehdidin yağma suçunun oluşması için yeterli olmadığı, tehdit edilen kötülük ile malın teslimi arasında oran yoksa yağmadan bahsedilemeyeceği, bu durumun tespitinin fiili bir mesele olduğu, tehdidin yöneldiği şahıs ile yer ve zaman gözetilerek somut olayda nicelik incelemesi yapılması gerektiği gözetilmelidir. Buna ilişkin dosya ve karar şu şekildedir:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.