Blog

tutuklulukedit.jpgKatılan ile mağdurun aşamalarda birbirleri ve kendi içlerinde çelişen tutarsız anlatımları da dikkate alındığında, hayvan alım-satım meselesi nedeniyle bir araya geldiklerinde anlaşmazlık yaşayan tarafların kavgaya tutuştukları, cebir ve/veya tehdit altında para alımının söz konusu olmadığı, bu nedenle sanıkların eylemi bir bütün halinde yaralama suçunu oluşturduğu halde, açılan davada dönüşen suç türüne göre hüküm kurulması ile yetinilmesi gerekirken, sanıklar hakkında yaralama suçundan mahkumiyet hükmü verilip iki suçu kapsayacak ve kesin hüküm oluşturacak şekilde ayrıca yağma suçundan da beraat kararı verilmesi suretiyle hükümde karışıklığa neden olunması nedeniyle bozma isteminde bulunulmuştur.

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:

I-Sanık Yusuf savunmanın sanık hakkında mağdur Ahmet’e yönelik hakaret, yaralama suçlarından verilen düşme kararlarıyla mağdur Ahmet’e yönelik yağma suçundan verilen beraat hükmüne ilişkin temyiz isteminin incelenmesinde;

Sanık Yusuf savunmanının temyiz istemininin, beraat kararının gerekçesine yönelik olmadığı, düşme hükmünü temyiz etmede ise sanığın hukuki yararı bulunmadığından, savunmanının bu konudaki isteminin, 5320 sayılı Yasanın 8/1 inci maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 317 nci maddesi gereğince reddine,

II- Sanıklar Mehmet ve Durmuş hakkında katılan Bilal’e yönelik yağma suçundan verilen beraat kararı ile her üç sanığın katılan Bilal’e karşı işledikleri yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde;

Bir başkasının, kendisinin veya yakınının; hayatına, vücut ve cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden ya da mal varlığı itibariyle büyük bir zarara uğratacağından bahisle tehdit ederek veya cebir kullanarak bir malı teslime veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılan kişinin eylemi yağma suçunu oluşturur. Malın alınması veya verilmesini temin için zilyetin üzerinde cebir ve tehdit kullanılmaktadır. Cebir ve tehdit karşısında mağdurun başka bir seçeneği kalmamakta ve bu durumda failin malı doğrudan alması söz konusu olmaktadır. Yani mağdur malı teslim etmektedir. Bu suçla korunan hukuki değer yalnızca malvarlığı değil, aynı zamanda kişi özgürlüğü ve vücut dokunulmazlığıdır. Yağma, icrai hareketle işlenebilen bir suç tipidir ve bu suçun maddi unsuru hareket kısmıdır. Kullanılan cebir ve tehdidin, kişiyi malı teslim etmeye veya alınmasına ses çıkartmamaya yöneltmeye elverişli olması gerekir.

Somut olaya gelince; Sanık Yusuf hakkında Katılan Bilal ve mağdur Ahmet’i diğer sanıklarla birlikte ıssız bir alana götürüp diğer sanıklarla birlikte basit tıbbi müdahaleyle giderilebilecek nitelikte yaralayarak Ahmet’in cebinden 3000 TL, Bilal’in de elinden 300 TL parayı zorla aldıklarından bahisle 149/1-c, 53 (2 kez) yine diğer sanıklar Mehmet ve Durmuş hakkında aynı eylem nedeniyle aynı sevk maddeleri gereğince cezalandırılmaları istemiyle iki ayrı kamu davasınını açıldığı, her iki dosyanın kovuşturma aşamasında birleştirildiği, mahkemece katılan Bilal’den zorla para alınmadığının kabul edilip tüm sanıkların yağma suçundan beraatlerine, Katılan Bilal’i kasten yaralama suçundan hükümlülüklerine karar verilmiştir.

Oluş, dosya kapsamı ve katılanla mağdurun aşamalarda birbirleri ve kendi içlerinde çelişen tutarsız anlatımları da dikkate alındığında; hayvan alım-satım meselesi nedeniyle bir araya geldiklerinde anlaşmazlık yaşayan tarafların kavgaya tutuştukları, cebir ve/veya tehdit altında para alımının söz konusu olmadığı, bu nedenle sanıkların eylemi bir bütün halinde yaralama suçunu oluşturduğu halde, açılan davada dönüşen suç türüne göre hüküm kurulmasıyla yetinilmesi gerekirken, sanıklar hakkında yaralama suçundan mahkumiyet hükmü verilip iki suçu kapsayacak ve kesin hüküm oluşturacak şekilde ayrıca yağma suçundan da beraat kararı verilmesi suretiyle hükümde karışıklığa neden olunması,

Bozmayı gerektirmiş, sanıklar savunmaları ve katılan vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, 03.07.2014 tarihinde OYBİRLİĞİYLE KARAR VERİLDİ.

T.C. YARGITAY

BÜYÜK GENEL KURUL

ESAS: 2011/20642 KARAR:2014/14001 TARİH:03.07.2014

Bir önceki yazımız olan SENDİKAL NEDENLE MEMURUN İŞE DEVAMSIZLIĞI başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.