Blog

Dava, 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu kapsamında emekli aylığı bağlanarak 30 fiili  hizmet yılı üzerinden emekli ikramiyesi ödenen davacının, Anayasa Mahkemesinin iptal kararı üzerine, 30 fiili hizmet yılından fazla geçen süreleri için emekli ikramiyesi ödenmesi isteğiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali,  yoksun kaldığı ikramiye tutarının  yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi İSTEMİYLE AÇILMIŞTIR.

İdare Mahkemesince; davacının var olan ve önceki mevzuatla elinden alınan  hakka Anayasa Mahkemesinin kararıyla yeniden kavuştuğu, geçmişte elde edemediği bir hakkı talep edebileceği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline; 30 fiili hizmet yılından fazla hizmet süreleri için emekli aylığının bağlandığı tarihte yürürlükte bulunan değerler dikkate alınarak hesaplanacak emekli ikramiyesi tutarının başvuru tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte ödenmesine KARAR VERİLMİŞTİR.

Davalı idare tarafından, İdare Mahkemesi kararının, dava konusu işlemin iptaliyle mahrum kalınan emekli ikramiyesi tutarının başvuru tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine ilişkin hüküm fıkrasının bozulması; davacı tarafından ise,  30 fiili hizmet yılından fazla süreler için ödenecek emekli ikramiyesinin, ödemenin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan aylık bağlamaya esas tutar (güncel değer) yerine emekli aylığının bağlandığı tarihte yürürlükte bulunan aylık bağlamaya esas tutar üzerinden hesaplanarak ödenmesi yolundaki gerekçesinin düzeltilerek ONANMASI İSTENİLMEKTEDİR.

Davacı temyiz istemi yönünden;

5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu’nun 6270 s. Kanunla değişik 89 uncu maddesinin 1 inci fıkrasında, hizmet sürelerinin tamamı bu Kanun ve/veya 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun  geçici 4 üncü maddesi kapsamında geçenlerden emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylığı bağlanan veyahut toptan ödeme yapılan asker ve sivil tüm iştirakçilere, her tam fiili hizmet yılı için aylık bağlamaya esas tutarın bir aylığının emekli ikramiyesi olarak verileceği KURALI ÖNGÖRÜLMÜŞTÜR.

30 yılın üzerindeki hizmet süresine karşılık gelen emekli ikramiyesinin hesabında da mevcut yasal düzenlemenin dikkate alınması gerektiğinden, davacının temyiz isteminde hukuki İSABET GÖRÜLMEMİŞTİR.

Davalı İdarenin temyiz istemine gelince:

Anayasa Mahkemesinin 25.12.2014 tarih ve E:2013/111, K:2014/195 sayılı kararıyla 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun 6270 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunuyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 1 inci maddesiyle değiştirilen 89 uncu maddesinin 4 üncü fıkrasında yer alan;  ” …verilecek emeklilik ikramiyesinin hesabında 30 fiili hizmet yılından fazla  süreler” ve bu ibarenin devamındaki “ile” ibaresinin iptaline karar verilmiş, bu karar 7.1.2015 tarihli ve 29229 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak, Yasama Organına yeni bir düzenleme için Anayasa Mahkemesi tarafından herhangi bir süre verilmediğinden, aynı tarihte yürürlüğe girmiş ve 30 yılın üzerinde bulunan hizmet süresi için emekli ikramiyesi ödenmemesine ilişkin işlemin yasal dayanağını ORTADAN KALDIRMIŞTIR.

Uyuşmazlıkta; emekliye ayrılırken 30 fiili hizmet yılı için emekli ikramiyesi ödenmiş olan davacının, 30 hizmet yılından fazla geçen süreleri için emekli ikramiyesi ödenmesi isteğiyle yaptığı başvuru; Anayasa Mahkemesince verilen iptal kararlarının geriye yürümeyeceği kuralı uyarınca İDARECE REDDEDİLMİŞTİR.

Anayasa’nın 153 üncü maddesinde yer alan, Anayasa Mahkemesince verilen iptal kararlarının geriye yürümeyeceği kuralı, iptal edilen hükümlere göre kazanılmış olan, doğumu anında hukuka uygun olarak tamamlanmış ve böylece kişiye özgü, lehe sonuçlar doğurmuş, daha sonra mevzuat değişikliği veya işlemin geri alınması gibi nedenlere rağmen, hukuk düzenince korunması gereken haklara yönelik olup, Anayasa’ya aykırı bulunarak iptal edilmiş bir düzenlemeyle ilgili uyuşmazlıkların, Anayasaya aykırılığı saptanmış hükümler dikkate alınarak çözümlenmeleri Anayasa’nın üstünlüğü ve hukuk devleti ilkesine aykırılık TEŞKİL EDECEKTİR.

Bu bağlamda; 30  fiili hizmet  yılından fazla süreler için emekli ikramiyesi ödenmesine engel olan  yasal  düzenlemenin,  Anayasa Mahkemesince iptal edilmesi nedeniyle oluşan yeni hukuki duruma göre, davacıya  30 yılın üzerinde bulunan hizmet süresi için emekli ikramiyesi ödenmesi GEREKTİĞİ AÇIKTIR.

Bu durumda, dava konusu işlemin iptali ile 30 fiili hizmet yılından fazla süreler için emekli aylığının bağlandığı tarihte yürürlükte bulunan aylık bağlamaya esas tutar dikkate alınarak hesaplanacak emekli ikramiyesi tutarının başvuru tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte ödenmesi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında sonucu itibarıyla hukuka AYKIRILIK BULUNMAMAKTADIR.

Açıklanan nedenlerle, taraflar temyiz istemlerinin reddiyle İdare Mahkemesi kararının, dava konusu işlemin iptaliyle mahrum kalınan emekli ikramiyesinin başvuru tarihinden işletilecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine ilişkin hüküm fıkrasının yukarıda belirtilen gerekçeyle sonucu itibarıyla; emekli ikramiyesinin hesabında emekli aylığının bağlandığı tarihte yürürlükte bulunan  aylık bağlamaya esas tutarın esas alınmasına ilişkin kısmının ise yukarıda yer verilen açıklamayla ONANMASINA; kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içinde Danıştay’da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.2.2016  tarihinde OY BİRLİĞİYLE KARAR VERİLDİ.

 

Bir önceki yazımız olan SİGORTADA SAHTECİLİK başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.