Blog

imagesYargıtay 22. Hukuk Dairesi’nin 02.06.2015 2015/14804 Esas ve 2015/19324 Karar sayılı ilamında özetle; İşverenin yaptığı görev değişikliğini objektif iyiniyet kurallarına uygun olarak kullanmadığı, görev değişikliğinin davacıyı yıldırmak bir başka ifade ile bezdirmek amacıyla yapıldığı sonuç ve kanaati ile davanın kabulüne karar verilmesinde hukuka aykırılık görülmemiştir.

DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar VERİLMESİNİ İSTEMİŞTİR.

Mahkeme, bozmaya uyarak isteği kısmen hüküm ALTINA ALMIŞTIR.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi F. Yücesoy tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 02.06.2015 tarihinde OYBİRLİĞİYLE KARAR VERİLDİ.

 

**YEREL MAHKEME KARARI**

KARAR: Mahkememizce davanın kabulüne dair verilen kararın temyizi üzerine YARGITAY 22. Hukuk Dairesinin ilgili ilamıyla özetle “….Dosya içeriğine göre, davalı işyerinde son olarak Destek Hizmetleri Müdür Yardımcısı olarak görev yapan davacının iş sözleşmesinin, önce Göksu Parkındaki demirbaşların sorumluluğuyla görevlendirilmesi ve bu görevlendirmeyi kabul etmemesi, ardından çiçek satış ofisinde görevlendirilmesi ve görev yazısını tebliğ almayarak işe başlamaması, çalıştığı birimden şikayet gelmesi üzerine yeniden çiçek satış ofisinde görevlendirilmesi ve görev yazısını tebliğ almayarak işe başlamaması sebepleriyle 4857 s. Kanun’un 22 nci maddesi kapsamında geçerli sebeple FESHEDİLDİĞİ ANLAŞILMAKTADIR. Davacının iş sözleşmesinin 7 nci maddesinde, davalı işverenin davacıyı her ünvanla Türkiye’nin her yerinde çalıştırma yetkisine ilişkin düzenleme bulunmaktadır. Davacı işçi, işverenin yaptığı görev değişikliğinin objektif iyiniyet kurallarına uygun olarak kullanmadığını, görev değişikliğinin kendisini yıldırmak amacıyla yapıldığını İDDİA ETMİŞTİR. Her ne kadar iş sözleşmesinin 7 nci maddesinde işverene gerektiğinde işyeri ve görev değişikliği yapma yetkisi tanınmış ise de bu yetkinin iyiniyet kurallarına uygun olarak KULLANILMASI GEREKİR. Davacı, davalı işverenin sözleşmeden doğan yetkisini iyiniyet kurallarına aykırı olarak kullandığını iddia ettiğine göre, ispat yükü davacı İŞÇİYE DÜŞMEKTEDİR. Bu konuda davacının delilleri sorulup göstereceği deliller toplanmadan ve gerektiğinde iş koşullarını araştırmak açısından bilirkişi görüşüne başvurulmadan eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmiş olması hatalı olup BOZMAYI GEREKTİRMİŞTİR. …” gerekçesiyle BOZULMUŞTUR.

Mahkememizce usul ve yasaya uygun bulunan bozma İLAMINA UYULMUŞTUR.

Bozma sonrası yerinde inceleme yapan bilirkişi heyetinden rapor alınmış neticede işverenin yaptığı görev değişikliğini objektif iyiniyet kurallarına uygun olarak kullanmadığı, görev değişikliğinin davacıyı yıldırmak bir başka ifadeyle bezdirmek amacıyla yapıldığı sonuç ve kanaatiyle davanın kabulüne KARAR VERİLMİŞTİR.

İşe başlatmama tazminatı fesih sebebi ve davacının 15 yılı aşkın kıdemi dikkate alınarak 6 aylık ücret alacağı OLARAK BELİRLENMİŞTİR.

Neticede edinilen vicdani kanaate göre aşağıdaki şekilde HÜKÜM KURULMUŞTUR.

HÜKÜM:

Davanın KABULÜNE

Davalı tarafından gerçekleştirilen feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE,

Davacının yasal süresi içerisinde işe başlamak için başvurmasına rağmen işverenin süresinde işe başlatmaması halinde ödemesi gereken tazminat miktarının işçinin 5 aylık brüt ücreti olarak BELİRLENMESİNE,

Davacının işe iadesi için davalı işverene süresi içerisinde başvurması halinde hak kazanacağı ve kararın kesinleşmesine kadar doğmuş bulunan en çok 4 aylık ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE,

Alınması gereken 27,70TL harçtan peşin alınan 18,40 TL nin mahsubuyla bakiye 9,30 TL harcın davalıdan alınıp Hazineye gelir kaydına. Davacı tarafından yatırılan 18,40TL harcın davalıdan alınıp davacıya verilmesine.

Davacı kendisini vekil temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ye göre hesaplanan 1.500,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine.

Davacı tarafından yapılan 672,00TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine.
Taraflarca varsa yatırılıp kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatırana iadesine,

Dair; HMK’nın 297, 321/2 nci maddeleriyle 5521 Sayılı Yasanın 8/2, Geçici 1 inci maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 8 gün içerisinde mahkememize sunulacak yahut mahkememize gönderilmek üzere bir başka mahkemeye ibraz edilecek bir dilekçeyle hükmün temyiz edilebileceğine, temyiz incelemesinin YARGITAY ilgili Hukuk Dairesi tarafından yapılacağına ilişkin davacı vekilinin yüzünde, davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/02/2015

Bir önceki yazımız olan TRAFİK KAZASINDAN KAYNAKLANAN TAZMİNAT başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.