Dava; ecrimisil isteğine ilişkindir. Dava konusu arsa vasıflı taşınmazın davacı Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait olduğu kayden sabittir. 3533 Sayılı Kanunun 1. maddesindeki düzenlemede; “Umumi, mülhak ve hususi bütçelerle idare edilen daireler ve belediyelerle sermayesinin tamamı devlete veya belediyeye veya umumi idarelere ait olan daire ve müesseseler arasında çıkan ihtilaflardan adliye mahkemelerinin vazifesi dahilinde bulunanları, bu kanun da yazılı tahkim usulüne göre halledilir.” hükmüne yer verilmiştir. Olaya gelince; davada taraflar, 3533 Sayılı Kanunun 1. maddesinde gösterilen kuruluşlardandır. Anılan Kanunun 2570 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi gereğince aralarındaki uyuşmazlığın “Hakem” sıfatı ile çözümlenmesi gerekeceği de kuşkusuzdur. O halde; tarafların sıfatı ile 3533 sayılı Kanunun 1. ve 4. maddesindeki düzenlemeler dikkate alınarak uyuşmazlığın hakem sıfatı ile çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, genel hükümlere göre incelenip sonuca bağlanması doğru değildir.
(3533 s. Tahkim K m. 1, 4)
Yanlar arasında görülen ecrimisil davası sonunda, YEREL MAHKEMECE davanın, konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına dair verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi İlknur Acar ‘ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ;
-KARAR-
Dava; ecrimisil isteğine ilişkin olup mahkemece; davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından TEMYİZ EDİLMİŞTİR.
Dava konusu arsa vasıflı, 176.15 m² yüzölçümündeki 1004 ada, 4 parsel sayılı taşınmazın davacı Vakıflar Genel Müdürlüğüne ait olduğu KAYDEN SABİTTİR.
Hemen belirtilmelidir ki; 3533 Sayılı Kanunun 1 inci maddesindeki düzenlemede; “Umumi, mülhak ve hususi bütçelerle idare edilen daireler ve belediyelerle sermayesinin tamamı devlete veya belediyeye veya umumi idarelere ait olan daire ve müesseseler arasında çıkan ihtilaflardan adliye mahkemelerinin vazifesi dahilinde bulunanları, bu kanun da yazılı tahkim usulüne göre halledilir.” hükmüne YER VERİLMİŞTİR.
Öteyandan; 03/07/2003 tarihli, 4916 s. Kanunun 24 üncü maddesiyle değişik aynı Kanunun 4 üncü maddesi ile de; “Katma bütçeyle idare edilen daireler, belediyeler, özel bütçeyle idare olunan veya sermayesinin tamamı Devlet, belediye veya özel idarelere ait olan daire ve müesseselerin veya bu daire ve müesseselerden biriyle ikinci maddede yazılı dairelerden biri arasında çıkan uyuşmazlıklar, bulunduğu yerin ve taşınmaza ilişkin uyuşmazlıklarda, taşınmazın aynına yönelik olanlar hariç olmak üzere o taşınmazın bulunduğu yerin ve taraflar değişik yerlerde bulunuyorlarsa davalı durumunda olan daire veya müessesenin ve davalılar birden çok olduğu taktirde bunlardan birinin bulunduğu yerin yüksek dereceli hukuk mahkemesi başkanı veya hakimi tarafından hakem sıfatıyla çözümlenir.” düzenlemesine YER VERİLMİŞTİR.
Somut olaya gelince; davada taraflar, 3533 Sayılı Kanunun 1 inci maddesinde GÖSTERİLEN KURULUŞLARDANDIR. Anılan Kanunun 2570 s. Kanunla değişik 4 üncü maddesi gereğince aralarındaki uyuşmazlığın “Hakem” sıfatıyla çözümlenmesi gerekeceği DE KUŞKUSUZDUR.
O halde; tarafların sıfatıyla 3533 s. Kanunun 1. ve 4 üncü maddesindeki düzenlemeler dikkate alınarak uyuşmazlığın hakem sıfatıyla çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, genel hükümlere göre incelenip sonuca bağlanması DOĞRU DEĞİLDİR.
Davalı vekilinin temyiz itirazı belirtilen NEDENLE YERİNDEDİR. Kabulüyle hükmün açıklanan nedene hasren (6100 sayılı Yasanın geçici 3 üncü maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK’nun 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 23.01.2014 tarihinde OYBİRLİĞİYLE KARAR VERİLDİ.
Yargıtay
1. Hukuk Dairesi Esas : 2013/21756 Karar : 2014/926 Tarih : 23.01.2014
Bir önceki yazımız olan GÖREVSİZLİK KARARINDA YARGILAMA GİDERLERİ başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.