Blog

Dava, davalının rekabet yasağını ihlal ettiği iddiasına dayalı olarak açılan tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, yukarıda özetlendiği gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, taraflar arasındaki uyuşmazlığın 6098 sayılı TBK 444. vd. madde hükümleri çerçevesinde çözülmesi gerekirken TBK 27 vd. maddeleri dikkate alınarak sonuca gidilmesi doğru olmamış kararın bozulması gerekmiştir.

Taraflar arasında görülen davada … 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 10.03.2016 tarih ve 2014/1180-2016/200 sayılı kararın YARGITAYca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ düşünüldü:

Davacı vekili, davalının 07/01/2011 tarihinde müvekkili şirkette araştırmacı, danışman olarak çalışmaya başladığını, davalının müvekkili şirketin faaliyetleri ve müşterilere sunduğu hizmete yönelik tescilli marka ve hizmet standartları için yetkinliği olmadığı için kendisine her türlü iş eğitimi verildiğini, davalının müvekkili şirketin rakiplerden öne çıkmasını sağlayan teknik ve ticari sırlarına vakıf olduğunu, taraflar arasında imzalanan iş sözleşmesinin 11 inci maddesinde rekabet yasağı hükmünün düzenlendiğini, davalının 17/02/2014 tarihinde işten ayrıldığını ve iş akdinin sona ermesinden hemen sonra müvekkili şirketle aynı faaliyet konusunda hizmet gösteren … İnternational Müşavirlik Ltd. Şti.’nde işe başladığını ileri sürerek 10.000 Euro’nun davalının diğer şirkette işe giriş tarihi olan 17/03/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve DAVA ETMİŞTİR.

Davalı vekili, görev itirazında bulunarak, davacının bir zararı doğduğunu ispat külfeti altında olduğunu, rekabet yasağının kapsamı ve süre bakımından hakkaniyete uygun davranılmadığını, sözleşmenin geçerli olmadığını savunarak, davanın REDDİNİ İSTEMİŞTİR.

Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı uyarınca Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın Çalışma ve Sözleşme Hürriyeti başlıklı 48 ve devamı maddelerinde herkesin dilediği alanda çalışma ve sözleşme hürriyetine sahip olduğu hususunun düzenlendiği, BK 19/1 inci maddesinde (TBK 26) bir aktin mevzuunun kanunun gösterdiği sınır dairesinde serbestçe tayin olunacağının belirtildiği, BK 20. maddesinde (TBK 27) ise kanunun emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı veya konusu imkansız olan sözleşmelerin kesin olarak hükümsüz olduğunun düzenlendiği, her ne kadar sözleşmenin tarafları sözleşme özgürlüğü ilkesi çerçevesinde sözleşmenin konusunu belirlemekte özgür kabul edilse de bu özgürlüğün sınırsız ve sonsuz olamayacağı, tarafların aralarında imzalayacakları bir sözleşme hükmü ile bu özgürlüğü ihlal anlamına gelecek herhangi bir düzenleme yapmalarının mümkün bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine KARAR VERİLMİŞTİR.

Kararı, davacı vekili TEMYİZ ETMİŞTİR.

Dava, davalının rekabet yasağını ihlal ettiği iddiasına dayalı olarak açılan tazminat İSTEMİNE İLİŞKİNDİR. Mahkemece, yukarıda özetlendiği gerekçeyle davanın reddine KARAR VERİLMİŞTİR. Ancak, taraflar arasındaki uyuşmazlığın 6098 sayılı TBK 444. vd. madde hükümleri çerçevesinde çözülmesi gerekirken TBK 27 vd. maddeleri dikkate alınarak sonuca gidilmesi doğru olmamış kararın BOZULMASI GEREKMİŞTİR.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 11.04.2018 tarihinde OYBİRLİĞİYLE KARAR VERİLDİ.

 

Bir önceki yazımız olan KULLANMAMA NEDENİNE DAYALI MARKANIN HÜKÜMSÜZLÜĞÜ İSTEMİ başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.