Dava, ayıplı mal mal nedeniyle meydana geldiği ileri sürülen zararın tazminine ilişkindir. HMK’nun 6.maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin ikametgahının bulunduğu yer mahkemesidir. Aynı kanunun 10. maddesinde sözleşmeden doğan davalar için, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiş olup, bu da özel yetkiye ilişkin bir düzenlemedir. Bir başka özel yetkiye ilişkin düzenleme ise, 6502 sayılı yasanın 73/5. maddesinde düzenlenmiş olup, bu düzenlemeye göre de, tüketici davalarının tüketicinin ikametgahı mahkemesinde de açılabileceği belirtilmiştir. Dolayısıyla dava, davacının seçimine göre, hem genel ve hem de özel yetkili mahkemelerden birinde açılabilir. Davacı tüketici olup ister kendi ikametgahı olan … de isterse davalının ikametgahı mahkemesinde genel yetki kurallarına göre dava açabilir. Seçimlik hak tüketiciye aittir. Somut olayda davacının yerleşim yeri Kızıltepe olduğuna göre … Asliye Hukuk Mahkemeleri (Tüketici Mahkemeleri) de yetkilidir. Hal böyle olunca, davanın yetkili mahkemede açıldığının kabulü ile işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekir.
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliği nedeniyle reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, kendisine ait evde 28.8.2014 tarihinde çıkan yangın sonucu bir kısım eşyaların yanması nedeniyle zarar meydana geldiğini, … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2014/18 D.iş sayılı dosyasıyla yapılan tespit sonucu evde çıkan yangının … markalı fırının arızalı olması nedeniyle çıkan kıvılcımlar sonucu meydana geldiğinin tespit edildiğini ileri sürerek 10.840,00 TL maddi zararın olayın meydana geldiği tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar VERİLMESİNİ İSTEMİŞTİR.
Davalı, davada yetkili mahkemenin şirketin yerleşim yeri adresi olan … Mahkemeleri olduğunu belirterek yetki itirazında bulunmuş, esastan davanın REDDİNİ DİLEMİŞTİR.
Mahkemece, … Tüketici Mahkemeleri’ne yetkisizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı tarafından TEMYİZ EDİLMİŞTİR.
Dava, ayıplı mal mal nedeniyle meydana geldiği ileri sürülen zararın TAZMİNİNE İLİŞKİNDİR.
HMK’nun 6 ncı maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin ikametgahının bulunduğu YER MAHKEMESİDİR. Aynı kanunun 10. maddesinde sözleşmeden doğan davalar için, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiş olup, bu da özel yetkiye ilişkin BİR DÜZENLEMEDİR. Bir başka özel yetkiye ilişkin düzenleme ise, 6502 sayılı yasanın 73/5 inci maddesinde düzenlenmiş olup, bu düzenlemeye göre de, tüketici davalarının tüketicinin ikametgahı mahkemesinde de AÇILABİLECEĞİ BELİRTİLMİŞTİR. Dolayısıyla dava, davacının seçimine göre, hem genel ve hem de özel yetkili mahkemelerden birinde açılabilir. Davacı tüketici olup ister kendi ikametgahı olan … de isterse davalının ikametgahı mahkemesinde genel yetki kurallarına göre dava açabilir. Seçimlik hak TÜKETİCİYE AİTTİR. Somut olayda davacının yerleşim yeri Kızıltepe olduğuna göre … Asliye Hukuk Mahkemeleri (Tüketici Mahkemeleri) DE YETKİLİDİR. Hal böyle olunca, davanın yetkili mahkemede açıldığının kabulüyle işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yetkisizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 29/03/2018 tarihinde OYBİRLİĞİYLE KARAR VERİLDİ.
Bir önceki yazımız olan SÖZLEŞMENİN FESHİ NEDENİYLE CEZİ ŞART ALACAĞI başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.