Fesih durumunda davalının tazminat ile sorumlu tutulabilmesi için öncelikle feshin davacı idare yönünden haklı nedene dayanıyor olması gerekir. Kira akdinin sona erme sebeplerinden biri de kiracının temerrüdü olup kira parasının ödenmemesi veya geç ödenmesi durumunda akdin feshinin biçim ve koşulları 6098 sayılı Türk Borçlar Kanun’unun 315. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre, istenen kira parasının veya yan giderin muaccel olması ve kira bedeli ile yan giderin verilen sürede ödenmemiş bulunması, ihtarnamede verilen süre içerisinde kira parasının ödenmemesi halinde akdin feshedileceğinin açıkça belirtilmesi gerekir. Kiracıya verilecek süre konut ve çatılı işyeri kiralarında en az otuz gün, ürün kiralarında en az altmış gün, diğer kira ilişkilerinde ise en az on gündür. Somut olayda davacı sözleşmenin feshedildiğini bildirmiş ise de hangi nedenle sözleşmenin feshedildiğini dosyaya bildirmemiş, mahkemece feshin haklılığı incelenmemiştir. Bu durumda mahkemece davacının feshinin haklı olup olmadığı, feshin temmerrüde dayanıyorsa usulune uygun fesih ihtarı bulunup bulunmadığı değerlendirilerek sonucuna karar verilmesi gerekir.
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili dilekçesinde; davalının sözleşmeye aykırı davranması nedeniyle kira sözleşmesinin idare tarafından 03.06.2014 tarihinde feshedildiğini, davalının 09.07.2014 tarihinde taşınmazı tahliye ettiğini belirterek fesih tarihine kadar ödenemeyen kira bedeli 15.851 TL nin vade tarihinden itibaren gecikme zammıyla birlikte, sözleşme özel şartlar 14 üncü maddesi uyarınca taşınmazın geç teslimi nedeniyle 3.267 TL ceza ve 11 inci madde uyarınca 9.610 TL cari yıl tazminatının davalıdan TAHSİLİNİ İSTEMİŞTİR.
Davalı şirket yetkilisi, kira bedellerine itiraz etmediklerini, ancak tazminat ve cezayı kabul etmediklerini belirterek davanın REDDİNİ SAVUNMUŞTUR.
Mahkemece 14.131 TL kira alacağı, 2.134 TL gecikme zammı ve 9.610 TL tazminat toplamı 25.876 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı tarafından TEMYİZ EDİLMİŞTİR.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davalının sair temyiz itirazlarının REDDİ GEREKİR.
2- Davalının 9.610 TL tazminata yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Davalıyla davacı idare arasında, 2886 Sayılı Yasa hükümlerine göre düzenlenen 14.02.2012 başlangıç tarihli ve üç yıl süreli kira sözleşmesi konusunda UYUŞMAZLIK BULUNMAMAKTADIR. Sözleşmeye konu 72 nolu işyeri davalıya KİRAYA VERİLMİŞTİR. Sözleşmenin 11 inci maddesinde kiracının taahhüdünü sözleşme ve şartname hükümlerine uygun olarak yerine getirmemesi hallerinde 2886 s. Kanunun 62 nci maddesine göre tebligat yapmaya gerek kalmaksızın idarece feshedilerek kesin teminatının gelir kaydedileceği ve cari yıl kira bedeli tazminatının tahsil EDİLECEĞİ KARARLAŞTIRILMIŞTIR. Davacı idare, 12.06.2014 tarihli ihtarname ile 03.06.2014 olur tarihli kararıyla sözleşmenin feshedildiğini, 15 gün içinde taşınmazın tahliye edilmesi GEREKTİĞİNİ BİLDİRMİŞTİR.
Fesih durumunda davalının tazminatla sorumlu tutulabilmesi için öncelikle feshin davacı idare yönünden haklı nedene dayanıyor OLMASI GEREKİR. Kira akdinin sona erme sebeplerinden biri de kiracının temerrüdü olup kira parasının ödenmemesi veya geç ödenmesi durumunda akdin feshinin biçim ve koşulları 6098 sayılı Türk Borçlar Kanun’unun 315 inci maddesinde (818 sayılı BK.nun 260. maddesi) düzenlenmiştir. Buna göre, istenen kira parasının veya yan giderin muaccel (istenebilir) olması ve kira bedeli ile yan giderin verilen sürede ödenmemiş bulunması, ihtarnamede verilen süre içerisinde kira parasının ödenmemesi halinde akdin feshedileceğinin açıkça BELİRTİLMESİ GEREKİR. Kiracıya verilecek süre konut ve çatılı işyeri kiralarında en az otuz gün, ürün kiralarında en az altmış gün, diğer kira ilişkilerinde ise en az ON GÜNDÜR.
Somut olayda davacı sözleşmenin feshedildiğini bildirmiş ise de hangi nedenle sözleşmenin feshedildiğini dosyaya bildirmemiş, mahkemece feshin HAKLILIĞI İNCELENMEMİŞTİR. Bu durumda mahkemece davacının feshinin haklı olup olmadığı, feshin temmerrüde dayanıyorsa usulune uygun fesih ihtarı bulunup bulunmadığı değerlendirilerek sonucuna karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, BOZMAYI GEREKTİRMİŞTİR.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün 2. bentte açıklanan nedenlerle davalı taraf yararına HUMK.nun 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK’nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 16.02.2017 tarihinde OYBİRLİĞİYLE KARAR VERİLDİ.
Kaynak:Corpus
UYARI: Firmamızca basılı ortamdan elektronik ortama aktarılan içtihat metni, tarafımızdan içeriği etkilenmeyecek şekilde değiştirilmiş ve değişikliği yapan algoritma TESCİL ettirilmiştir. Tescil edilmiş içtihat metninin Corpus sözleşmesinde belirtilen amaçlar dışında herhangi bir ortamda (elektronik veya yazılı) bulundurulması/kullanılması durumunda firmamız tüm kanuni haklarını KULLANACAKTIR.
Bir önceki yazımız olan İCRA TAKİBİNİN İPTALİ başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.