Sanığın, temyiz dışı sanıkla birlikte katılan şirketten bir fabrikanın sıva işini yapacaklarını söyleyerek kiraladığı iskeleyi, çalındığını bahane ederek katılana iade etmediği anlaşıldığından güveni kötüye kullanma suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir. Sanık ile katılan şirket arasında bir hizmet ilişkisi bulunmaması karşısında; sanığın eyleminin TCK’nın 155/1. maddesinde tanımlanan güveni kötüye kullanma suçunu oluşturmasına karşın suçun nitelendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkumiyet kararı verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
- K A R A R
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, temyiz dışı sanıkla birlikte katılan şirketten bir fabrikanın sıva işini yapacaklarını söyleyerek kiraladığı iskeleyi, çalındığını bahane ederek katılana iade etmediği anlaşıldığından güveni kötüye kullanma suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir İSABETSİZLİK GÖRÜLMEMİŞTİR.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Sanıkla katılan şirket arasında bir hizmet ilişkisi bulunmaması karşısında; sanığın eyleminin TCK’nın 155/1 inci maddesinde tanımlanan güveni kötüye kullanma suçunu oluşturmasına karşın suçun nitelendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkumiyet kararı verilmesi,
2-TCK’nın 53/1 inci maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi’nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulanması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 s. Kanun’un 8/1 inci maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10/05/2016 tarihinde OY BİRLİĞİYLE KARAR VERİLDİ.
Bir önceki yazımız olan FAZLADAN TUTUKLULUK VE MADDİ-MANEVİ TAZMİNAT başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.