Blog

maden   Yargıtay 5. Hukuk Dairesi’nin 07.03.2016 tarihli 2015/16415 Esas ve 2016/4521 Karar sayılı ilamında özetle;  dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedeli ve ecrimisil tahsili istemine ilişkindir.  Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilirken dava konusu taşınmaz ile emsalin zaruret olmadıkça yakın bölgelerde ve benzer yüzölçümlü olması ve değerlendirme  tarihine yakın satışların emsal alınması gerekir.
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedeli ve ecrimisil tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün YARGITAY’ca incelenmesi, davalı idare vekilince verilen dilekçeyle istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedeli ve ecrimisil tahsili İSTEMİNE İLİŞKİNDİR.

Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı idare vekilince TEMYİZ EDİLMİŞTİR.

Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilirken dava konusu taşınmazla emsalin zaruret olmadıkça yakın bölgelerde ve benzer yüzölçümlü olması ve değerlendirme  tarihine yakın satışların emsal ALINMASI GEREKİR.

Çınar ilçesinde yeterli bir araştırma yapılmadan bilirkişi kurulu raporunda Çınar merkezinde bulunan taşınmaz için Diyarbakır/Bağlar merkezindeki taşınmazın satışı emsal olarak incelenmek suretiyle taşınmaza değer biçildiğinden alınan rapor inandırıcı olmayıp hükme esas alınacak NİTELİKTE DEĞİLDİR.

Bu durumda; taraflara dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi, dava konusu taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve tapu müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmazla emsal taşınmazların resen belirlenen rayiç vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,

DOĞRU GÖRÜLMEMİŞTİR.

Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 07/03/2016 tarihinde  OYBİRLİĞİYLE KARAR VERİLDİ.

 

Bir önceki yazımız olan KIDEM TAZMİNATI başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.