Blog

indirYargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 19.10.2015 tarihli 2015/8041 Esas ve 2015/8665 Karar sayılı ilamında; dava, kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Tarafların anlaşmasıyla kiralayana kira bedellerine karşılık olarak ticari senet verilebilir. Bu durumda kira alacağının tahsili ticari senede bağlanmış olup ticari senetlerin tahsiline ilişkin hükümlerin uygulanması zorunludur. Ticari senetlerin ciro kabiliyeti bulunduğundan kiracının kiralayana verdiği senedin halen kimin elinde olduğunu bilmesi gerekir. Senet tahsil için bankaya verilmiş ise banka tarafından gönderilen ihbarla senedin kime ödeneceği borçlu tarafından biliniyor demektir. İhbara rağmen ödenmemesi halinde ihtar göndermek suretiyle temerrüt veya iki haklı ihtara konu yapılabilir. Senet bankaya tahsile verilmeyip alacaklının elinde ise alacaklı borçlunun ayağına gidip senedi verip bedelini alması gerekir. Alacaklı bu yola gitmeden doğrudan doğruya icra takibi başlatarak alacağın tahsilini isteyemez. Davacı ticari senetlerin tahsili yöntemine başvurmaksızın kira alacağının tahsili için doğrudan icra takibi yapması usul ve yasaya aykırıdır. Senet bankaya tahsile verilmeyip alacaklının elinde ise alacaklı borçlunun ayağına gidip senedi verip bedelini alması gerekir alacaklı bu yola gitmeden doğrudan doğruya başlattığı genel haciz yolu ile ilamsız takip ile alacağın tahsilini talep edemez.

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ.

Dava, kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali İSTEMİNE İLİŞKİNDİR. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar tarafından TEMYİZ EDİLMİŞTİR.

Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı Elmark Elektronik Market Otomotiv Ltd. Şti.nin müvekkiline ait taşınmazda kiracı olarak bulunduğunu 2012 yılı Aralık, 2013 yılı Ocak, Şubat, Mart, Nisan ve Mayıs aylarına ait toplam 10.800,00 TL kira bedelini ödememesi nedeniyle icra takibi yapıldığını, diğer davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğunu, davalıların borca kötü niyetli olarak itiraz ettiklerini, bu nedenle davalıların icra takibine yaptıkları itirazlarının iptaline, %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmelerine yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar VERİLMESİNİ İSTEMİŞTİR. Davalılar, davacının banka hesabına bir kısım ödemeler yapıldığını, kira sözleşmesi gereğince çeklerin davacıya verildiğini ve kredi kartından bir kısım çekimler yapılarak ödemeler yapıldığını belirterek davanın REDDİNİ SAVUNMUŞTUR. Mahkemece, davanın kabulüyle itirazın iptaline, %20 icra inkar tazminatına KARAR VERİLMİŞTİR.

Tarafların anlaşmasıyla kiralayana kira bedellerine karşılık olarak ticari senet verilebilir. Bu durumda kira alacağının tahsili ticari senede bağlanmış olup ticari senetlerin tahsiline ilişkin hükümlerin UYGULANMASI ZORUNLUDUR. Ticari senetlerin ciro kabiliyeti bulunduğundan kiracının kiralayana verdiği senedin halen kimin elinde olduğunu BİLMESİ GEREKİR. Senet tahsil için bankaya verilmiş ise banka tarafından gönderilen ihbarla senedin kime ödeneceği borçlu tarafından BİLİNİYOR DEMEKTİR. İhbara rağmen ödenmemesi halinde ihtar göndermek suretiyle temerrüt veya iki haklı ihtara konu yapılabilir. Senet bankaya tahsile verilmeyip alacaklının elinde ise alacaklı borçlunun ayağına gidip senedi verip bedelini ALMASI GEREKİR. Alacaklı bu yola gitmeden doğrudan doğruya icra takibi başlatarak alacağın tahsilini isteyemez.

Olayımıza gelince; Taraflar arasında akdedilen 01.12.2012 başlangıç tarihli ve altı ay süreli yazılı kira sözleşmesiyle dava konusu taşınmazın kiralandığı hususunda UYUŞMAZLIK BULUNMAMAKTADIR. Kira sözleşmesinin 7 nci maddesinde aylık kira bedelinin net 1.800,00 TL olduğu her ayın 5. günü ödeneceği kararlaştırılmış ve altı ay için toplam 10.800 TL bedelli çeklerin teslim EDİLDİĞİ BELİRTİLMİŞTİR. Davacı alacaklı 01.08.2013 tarihinde başlattığı genel haciz yoluyla ilamsız takipte 01.12.2012-31.05.2013 tarihleri arasındaki 10.800,00 TL kira alacağının TAHSİLİNİ İSTEMİŞTİR. Davacı alacaklının yukarıda açıklandığı üzere ticari senetlerin tahsili yöntemine başvurmaksızın kira alacağının tahsili için doğrudan icra takibi yapması usul ve YASAYA AYKIRIDIR. Senet bankaya tahsile verilmeyip alacaklının elinde ise alacaklı borçlunun ayağına gidip senedi verip bedelini alması gerekir alacaklı bu yola gitmeden doğrudan doğruya başlattığı genel haciz yoluyla ilamsız takiple alacağın tahsilini talep edemez.

Hüküm bu NEDENLE BOZULMALIDIR.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulüyle 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3 üncü madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428 inci maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 19.10.2015 tarihinde OYBİRLİĞİYLE KARAR VERİLDİ.

Bir önceki yazımız olan FAZLA ÇALIŞMANIN İSPATI başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.