Blog

icraaedit.jpgYargıtay, fiil ehliyeti bulunmayan borçluya ödeme emri gönderilmesi ile ilgili şikayetin temyiz edilmesi üzerine hüküm verdi. Yargılama konusu şikayet usulsüz tebligat ile ilgili olarak yapılmıştır. Yerel mahkeme istemin borçlunun fiil ehliyeti bulunmadığından takibin iptali talebi olarak nitelendirilerek, fiil ehliyetinin varlığını araştırma görevinin icra mahkemesinin yargı yetkisini aştığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar vermiştir. Ancak bilindiği üzere hukuki tavsif hakime ait olup, borçlanma ehliyeti kamu düzeni ile ilgili olduğundan yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerekmektedir. Borçlunun akıl sağlığı sebebiyle vesayet altına alındığı, takibin ise vesayet tarihinden sonra başlatıldığı görülmüştür. Takip tarihi itibariyle fiil ehliyeti bulunmayan borçluya gönderilen ödeme emri hukuki sonuç doğurmayacağından, kısıtlı adına düzenlenen ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerekmektedir.

Yerel mahkeme kararının temyizen Yargıtay incelemesine tabi tutulması üzerine Yargıtay 12. HD. 2013/12173E., 2013/21203K. ve 06.06.2013 tarihli kararında;  borçlu görülen şahsın Konya 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 21.02.2008 tarih,2007/1602E sayılı kararıyla vesayet altına alındığı, mevzu bahis icra takibinin vesayet altına alma işleminden sonra başlatıldığı dolayısıyla takip tarihi itibariye fiil ehliyeti bulunmayan borçluya ödeme emri tebliği hukuki sonuç doğurmayacağından, mahkemece kısıtlı adına düzenlenen ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi isabetsiz bulunmuş, yerel mahkeme kararının bozulmasına oybirliği ile karar vermiştir. 

Bir önceki yazımız olan Jandarma Şiddeti Yaralama Değil İşkence Suçunu Oluşturur başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.