Dava, eser sözleşmesinin ayıplı ifası nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti, sözleşmenin feshi ve sözleşme gereği verildiği belirtilen çeklerin iadesi istemine ilişkindir. Bilirkişi raporu ve mahkemenin kabulüne göre, davalı yüklenicinin gerçekleştirdiği imalâtın 6098 sayılı TBK’nın 475/1 maddesi uyarınca işsahibinin kullanamayacağı veya hakkaniyet gereği kabule zorlanamayacağı ölçüde ayıplı ve sözleşme hükümlerine aykırı olduğu ve davacı iş sahibinin sözleşmeden dönmede haklı olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece de imalâtın kabule zorlanamayacak derecede ayıplı olduğu kabul edilmiş, davalı tarafça bu kabul gerekçesi yönünden temyiz yoluna başvurulmamıştır. Bu halde eserin reddi gerektiği ve davacı iş sahibi TBK’nın 475/1’deki sözleşmeden dönme hakkını kullandığından ayıplı imalâtları yükleniciye iade etmesi gerekir ise de, yüklenicinin bu işlerden dolayı bedele hak kazandığını kabul etmek mümkün değildir.
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
– K A R A R –
Dava, eser sözleşmesinin ayıplı ifası nedeniyle borçlu bulunulmadığının tespiti, sözleşmenin feshi ve sözleşme gereği verildiği belirtilen çeklerin iadesi İSTEMİNE İLİŞKİNDİR. Mahkemece sözleşmenin feshine, istirdat ve yapılan ödemeyle verildiği ispatlanamadığından çeklerle ilgili talepler yönünden davanın reddine dair verilen karar, davacı vekilince TEMYİZ EDİLMİŞTİR.
Alınan 23.03.2016 havale tarihli ek bilirkişi raporu ve mahkemenin kabulüne göre, davalı yüklenicinin gerçekleştirdiği imalâtın 6098 sayılı TBK’nın 475/1 maddesi uyarınca işsahibinin kullanamayacağı veya hakkaniyet gereği kabule zorlanamayacağı ölçüde ayıplı ve sözleşme hükümlerine aykırı olduğu ve davacı iş sahibinin sözleşmeden dönmede haklı OLDUĞU ANLAŞILMAKTADIR. Mahkemece de imalâtın kabule zorlanamayacak derecede ayıplı olduğu kabul edilmiş, davalı tarafça bu kabul gerekçesi yönünden temyiz YOLUNA BAŞVURULMAMIŞTIR. Bu halde eserin reddi gerektiği ve davacı iş sahibi TBK’nın 475/1’deki sözleşmeden dönme hakkını kullandığından ayıplı imalâtları yükleniciye iade etmesi gerekir ise de, yüklenicinin bu işlerden dolayı bedele hak kazandığını kabul etmek MÜMKÜN DEĞİLDİR.
Bu durumda davacı gerçekleştirilen imalâtın kabule zorlanamayacak derecede ayıplı olması nedeniyle sözleşmeden dönmekte haklı olduğu ve yüklenici bedele hak kazanamadığından dava dilekçesinde tarih, numara ve meblağları belirtilen çeklerin … Bankası’ndan sorularak, ibraz edilmişse suretleri getirtilip, bu çeklerin sözleşme gereği davalıya verildiği tespit edilirse sözleşmenin feshine ve 19.09.2014 tarihli sözleşme bedeliyle ilgili davacının davalıya borçlu bulunmadığının tespitine, tarih, numara ve meblağı belirtilen çeklerin davacıya iadesine, kabul edilemeyecek derecede ayıplı olup reddedilen imalâtın
davalıya iadesine, bu çeklerle ilgili tespit yapılamazsa sözleşmenin feshine, söz konusu sözleşme nedeniyle davacının davalıya borçlu bulunmadığının tespitine, kabule icbar edilemiyecek derecede ayıplı olup reddedilen imalâtın davalıya iadesiyle birlikte 19.04.2014 tarihli sözleşmede belirtilen 2 adet 10.000,00’ar TL çekler yönünden iade kararı verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme sonucu sadece sözleşmenin feshiyle yetinilmesi, istirdat talebi olmadığı halde bunlarla ilgili hüküm kurulması ve menfi tespitle çeklerin iadesi talebinin reddi doğru olmamış, kararın bozulması UYGUN GÖRÜLMÜŞTÜR.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle tüm itirazların reddiyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 21.11.2017 tarihinde OYBİRLİĞİYLE KARAR VERİLDİ.
Bir önceki yazımız olan TRAFİK KAZASI SONUCU MANEVİ TAZMİNAT TALEBİ başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.