Davacı, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat ve kendisine ait olan eşyaların davalılarca kullanıldığını belirterek uğradığı eşya bedeli zararını talep etmektedir. Mahkemece, davacının hangi eşyaları ne kadar süreyle kullanmadığının ve gerçek zararının dosya kapsamıyla tespit edilmediği anlaşılmaktadır. Şu halde, davacının hangi eşyaları ne kadar süreyle kullanamadığının araştırılarak ve gerekirse bu hususta bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken açıklanan yönler gözetilmeden eksik inceleme ile davanın kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, hükmün bozulması gerekmiştir.
Davacı Tatıana vekili Avukat tarafından, davalılar Gül ve diğerleri aleyhine 20/11/2012 gününde verilen dilekçeyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 23/12/2014 günlü kararın YARGITAY’ca incelenmesi davacıyla davalılardan Gül ve Gürhan vekilleri tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan raporla dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının tüm; davalıların ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz İTİRAZLARI REDDEDİLMELİDİR.
2-Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat İSTEMİNE İLİŞKİNDİR. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; karar davacı ve davalılardan Gül Denizsümüren ve Gürhan Denizsümüren tarafından TEMYİZ EDİLMİŞTİR.
Davacı, eşi Sebahattin Denizsümüren’in 28/02/2012 tarihinde vefat ettiğini, davalılardan Neriman Kılın’ın eşinin eski eşi olduğunu, diğer davalı Gül Denizsümüren’in ise eşinin Neriman Kılınla evliliğinden doğan kızı olduğunu, eşi ile Ahmet Koptur sitesi C Blok No: 7/6 Antalya adresindeki konutta birlikte oturduklarını, ayrıca bu taşınmazın 1/2 oranında paylı maliki olduğunu, eşinin ölümünden sonra davalıların kendisini sürekli arayarak tehdit ettiğini ve evden dışarıya atmaya çalıştıklarını, oturduğu evin kapısını kırdıklarını, içeri girip kapının kilidini değiştirdiklerini, 20/07/2012 tarihinde evine girmek istediğinde davalıların evden çıktığını ve kendisine karşı hakaretlerde bulunduklarını, davalıların hissedarı olduğu evi işgal ettiklerini ve evdeki eşyalara haksız yere el koyduklarını belirterek uğradıkları maddi ve manevi zararların ödetilmesi İSTEMİNDE BULUNMUŞTUR.
Davalılar, davaya CEVAP VERMEMİŞLERDİR.
Mahkemece, hakaret ve tehdit eylemlerinin ceza mahkemesinin kararı ve dosya kapsamıyla sabit olduğu belirtilerek manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne, dosyaya sunulan faturalar ve diğer belgeler kapsamında da maddi tazminat isteminin kabulüne KARAR VERİLMİŞTİR.
Davacı, kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat ve kendisine ait olan eşyaların davalılarca kullanıldığını belirterek uğradığı eşya bedeli zararını TALEP ETMEKTEDİR. Mahkemece, davacının hangi eşyaları ne kadar süreyle kullanmadığının ve gerçek zararının dosya kapsamıyla tespit EDİLMEDİĞİ ANLAŞILMAKTADIR.
Şu halde, davacının hangi eşyaları ne kadar süreyle kullanamadığının araştırılarak ve gerekirse bu hususta bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken açıklanan yönler gözetilmeden eksik incelemeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, hükmün BOZULMASI GEREKMİŞTİR.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA, davacının tüm, davalıların ise diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenlerle reddine ve temyiz eden davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 01/06/2017 tarihinde OYBİRLİĞİYLE KARAR VERİLDİ.
Bir önceki yazımız olan Kamulaştırmasız El Atma başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.