Yargıtay 21. Hukuk Dairesi’nin 29.02.2016 tarihli 2015/10121 Esas ve 2016/3016 Karar sayılı ilamında özetle; 19.04.2016 tarihinde http://www.hurriyet.com.tr’de; “Bursa’da 2011 yılında SSK’dan emekliye ayrılan, ancak emekli maaşının düşük hesaplandığını belirtip, artırılması için yaptığı başvurunun ardından, ’9 gün eksik prim günü bulunduğu’ belirtilerek emekli maaşı kesilen ve boçlu çıkarılan 60 yaşındaki A. Ş., başlattığı hukuk mücalelesini kazandı.” şeklinde yer alan habere ilişkin haber konu alınmıştır.
Davacı, kesilen emekli maaşının tekrar bağlanmasına, kesildiği tarihten itibaren yasal faiziyle tahsiline, borçlu olmadığının tespitine, karar VERİLMESİNİ İSTEMİŞTİR.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne KARAR VERMİŞTİR.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi Özlem Saraç Coşkun tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 29.02.2016 tarihinde OYBİRLİĞİYLE KARAR VERİLDİ.
[YEREL MAHKEME KARARI]
Davacı vekili mahkememize verdiği 24/09/2014 dava dilekçesiyle müvekkilinin emekli maaşının düzeltilmesi için 18/02/2014 tarihinde davalı kuruma başvuruda bulunduğunu, davalı kurumun 01/07/2014 tarihli yazısında müvekkiline 0 01/06/2011 tarihinde 5150 günü dolduımadığı, 5141 günü olduğu, 27/10/2012 tarihli sigorta günlerinde çakışma olduğu, aylık bağlama şartlarının oluşmadığı, bu nedenle aylığının bağlandığı 01/06/2011 tarihinden itibaren durdurulduğunun bildirildiğini, ayrıca 30.719,50 TL borç çıkartıldığını, 5510 sayılı yasanın 96/b maddesi uyarınca tahsil edileceğinin bildirildiğini, kurum işleminin yasaya aykın olduğunu, müvekkilinin eksik günü olmadığını, emeklilik sırasında gün sayısını hesaplamak ve kontrol etmek görevinin davalı kurumda olduğunu, davalı kurumun doğru hesaplama yapmış olması halinde müvekkilinin 9 gün daha çalışarak 07/06/2011 tarihinde emekliliğe hak kazanabilecek olduğunu, ayrıca bu 9 günlük eksik günlere ait primlerin kurum hesabına yatırılmış olduğunu, kurumun hatalı işlemi nedeniyle uzun yıllar sonra müvekkilinin emekliliğinin iptal edilerek» 30.719,50 TL borç çıkartılmasının hukuk devletinde izah edilemeyeceğini, müvekkilinin 2014 Şubat ayından beri maaşını alamadığını beyanla, müvekkilinin davalı kurum tarafından kesilmiş aylığının kesilme tarihi itibariyle tekrar bağlanmasına, yasal faiziyle birlikte aylıklarının ödenmesine, müvekkilinin davalı kuruma borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini TALEP ETMİŞLERDİR.
Davalı Kurum adına usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmiş olup davalı vekili cevap ve beyanlarında; davacının 16/05/2011 tahsis talebine istinaden davacıya 01/06/2011 tarihinden itibaren 2105640254 tahsis numarasıyla yaşlılık aylığı bağlandığını, davacının dilekçesine istinaden davacının dosyasının tekrar incelendiğini, davacının 2002/3.dönemde 1041254 numaralı işyerinde 27/10/2002 tarihi itibariyle 10 günlük 1041141 numaralı işyerinde 18/10/20002-30/12/2002 döneminde 74 günlük çatışmasının olduğu ve bu 10 günlük çalışmanın çakıştığının tespit edildiğini, 2002 yılındaki gün sayısının 242 güne düştüğünü, aylık bağlanması İçin 5150 güne ihtiyacı olan davacının toplam gün sayısının 5141’e düşmesi sonucu aylığının bağlandığı 01/06/2011 tarihinden İtibaren durdurulduğunu, yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğunu beyanla, davanın reddine karar veri i meşini TALEP ETMİŞLERDİR.Taraf vekilleri delillerini dosyaya sunmuş, davacıya ait hizmet dökümü, şahsi sicil dosyası, işyeri tescil bilgileri, Minibüsçüler Odası Başkanlığının yazı cevabı celp ve İBRAZ OLUNMUŞTUR.
Davacı kurum işleminde hukuka aykırılık bulunup bulunmadığının tespiti açısından rapor tanzim edilmek üzere dosya bilirkişi Av…’a usulen tevdii olunmuş, dosyaya sunulan 27/02/2015 tarihli bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun olduğu KANAATİNE VARILMIŞTIR.
Dava dilekçesi içeriği, davacı vekili ve davalı vekilinin beyanları, celp ve ibraz olunan belgeler, 27/02/2015 tarihli bilirkişi ..’ın raporu ve tüm dosya kapsamı hep birlikte değerlendirildiğinde; Davacının çakışma nedeniyle 10 günlük hizmetinin iptali sonrasında, 2002 yılındaki toplam gün sayısının 134’e düştüğü ve toplam gün sayısının 5l51den 5141’e DÜŞTÜĞÜ GÖRÜLMEKTEDİR.
Davacının 16/05/2011 tarihi itibariyle aslında 5141 gün olarak hesaplanması gereken toplam gün sayısının, davalı kurumun hatalı işlemi sonucu 5151 gün olarak hesaplandığı ve davacıya hatalı olarak aylık BAĞLANDIĞI ANLAŞILMAKTADIR.
Bununla birlikte, davacının 10 günlük hizmet iptali sonrasında, toplam gün sayısının 5141’e düştüğü, davacının cüzi sayılabilecek sayıda 9 gün eksik hizmeti olduğu, bu günlere ait primlerinde ödenmiş olduğu anlaşılmakta olup, bu tespit ışığında davacının aylığının bağlandığı tarihten İtibaren iptalinin ve ödenmiş aylıklarının yersiz ödeme kapsamına alınmış olmasının Medeni Kanunu’nun 2 nci Maddesi kapsamında tanımlanmış dürüstlük kuralına aykırı olduğu anlaşıldığından davalı kurum tarafından davacının aylığının iptali şeklindeki davalı kurum işleminin İptaliyle davacının aylığının kesildiği tarihten itibaren tekrar bağlanması gerektiği ve davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmesi gerektiği, bu bağlamda bilirkişi Av. …’dan alınan bilirkişi raporunun mevcut delil durumuna göre dosya kapsamına uygun olduğu anlaşılmakla hükme esas alınmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde HÜKÜM KURULMUŞTUR.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile, davalı kurum tarafından davacının aylığının iptali şeklindeki davalı kurum işleminin İPTALİ ile, davacının Aylığının kesildiği tarihten itibaren tekrar Bağlanması Gerektiğinin ve davacının davalı kuruma borçlu olmadığının TESPİTİNE,
Davalı Kurum harçtan muaf olduğundan davacı tarafından peşin yatırılan 25,20 ¨ harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarife gereğince 1.500,00.¨ ücreti vekaletin davalıdan alınarak, davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yapılan 314,00 ¨ yargılama giderinin davalıdan tahsiliyle davacıya ödenmesine,
Davacı tarafından yargılamanın başında mahkeme veznesine depo edilen ve kullanılmayan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzlerine karşı 8 gün içerisinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/03/2015
Bir önceki yazımız olan KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN TESPİTİ başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.