Blog

indirYargıtay 8. Hukuk Dairesi’nin 01.12.2015 tarihli 2014/27313 Esas ve 2015/21519 Karar sayılı ilamı özetle;  İİK.nun 364/3. maddesi uyarınca icra mahkemesi kararlarının temyizi satış dışında icra takip işlemlerini durdurmayacağı yönündedir. Bu nedenle icra mahkemesi kararlarının uygulanması için kesinleşmesi gerekmez. 2014/683 Esas sayılı takibin 29.01.2014 tarihinde iptal edilmesi nedeniyle bu tarihten sonra açılan takibin mükerrer olduğu kabul edilemez. Bu nedenle şikayetin esastan reddi gerekir.

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı ve davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire’ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

KARAR

Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan ilamlı takipte borçlu vekili İcra Mahkemesi’ne başvurusunda; takip konusu hakem heyeti kararının ilam niteliğini haiz olmadığını ve kesinleşmeden takip konusu edilemeyeceğini, İstanbul Anadolu 2.İcra Müdürlüğü’nün 2014/683 Esas sayılı icra dosyasında da aynı alacağa ilişkin takip başlatıldığını açıklayarak mükerrer olan İstanbul 20.İcra Müdürlüğü’nün 2014/3774 Esas sayılı dosyasıyla yapılan icra takibinin iptaline karar verilmesini TALEP ETMİŞTİR. Mahkemece davanın usulden reddine karar verilmesi üzerine; hüküm borçlu ve alacaklı vekili tarafından TEMYİZ EDİLMİŞTİR. Borçlu vekilince mahkemenin 01.04.2014 tarihli tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararı da temyiz harcı ayrıca yatırılarak TEMYİZ OLUNMUŞTUR.

1-Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre borçlu vekilinin hükme ilişkin temyiz itirazlarının REDDİNE,

2- Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;

İstanbul Anadolu 2. İcra Müdürlüğü’nün 2014/683 Esas sayılı icra takip dosyasında 14.01.2014 tarihinde 13.01.2014 tarihli hakem heyeti kararına dayanılarak başlatılan takip, İstanbul Anadolu 13.İcra Hukuk Mahkemesi’nin 29.01.2014 tarih ve 2014/59 Esas-2014751 Karar sayılı kararıyla iptal edilmiş, İstanbul 20. İcra Müdürlüğü’nün 2014/3774 Esas sayılı takip dosyasında ise, aynı hakem heyeti kararına dayanılarak aynı alacak için 13.02.2014 tarihinde ilamlı TAKİP BAŞLATILMIŞTIR.

İİK.nun 364/3 üncü maddesi uyarınca icra mahkemesi kararlarının temyizi satış dışında icra takip işlemlerini durdurmaz. Bu nedenle icra mahkemesi kararlarının uygulanması için kesinleşmesi gerekmez. 2014/683 Esas sayılı takibin 29.01.2014 tarihinde iptal edilmesi nedeniyle bu tarihten sonra açılan İstanbul 20. İcra Müdürlüğü’nün 2014/3774 Esas sayılı takibin mükerrer olduğu kabul edilemez. Bu nedenle şikayetin esastan reddi gerekirken yazılı şekilde usulden reddine karar verilmesi DOĞRU DEĞİLDİR.

3-Borçlu vekilinin İstanbul 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 01.04.2014 tarih ve 2014/232 Esas sayılı “tedbir talebinin reddine” dair ara kararına yönelik temyiz talebinin incelenmesinde ise,

İcra Mahkemesi’nce verilen karar HMK’nun 389 ve bu maddeyi izleyen maddeler kapsamında kalan geçici hukuki koruma niteliğindeki ihtiyati tedbir kararı olmayıp, İcra ve İflas Kanunu’nda yer verilen takip hukukuna özgü bir KARAR NİTELİĞİNDEDİR. İcra mahkemelerinin verdikleri kararların hangilerinin temyiz incelemesine konu yapılabileceği 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 363 üncü maddesinde sınırlı olarak sayılmış olmakla birlikte bazı maddelerde de icra mahkemesi kararlarının hangilerinin temyiz yolunun açık bulunduğu AÇIKÇA BELİRTİLMİŞTİR. Bunların dışında kalan Mahkeme KARARLARI KESİNDİR. YARGITAY’ca incelenmesi istenen karar Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na göre özel yasa durumunda olan ve bu nedenle uygulanması gereken İİK’nun 363 üncü maddesinde sayılan kararlar arasına girmeyip kesin nitelikte bulunduğundan temyiz dilekçesinin REDDİNE,

SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının yukarıda 1-3. bentlerde yazılı nedenlerle REDDİNE, Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle Mahkeme kararının yukarıda 2. bentte yazılı nedenlerle İİK’nun 366 ve 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3 üncü maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428 inci maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK’nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK’nun 366/3 üncü maddeleri gereğince YARGITAY Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 25,20 TL peşin harcın davalıya iadesine 01.12.2015 tarihinde oybirliğiyle KARAR VERİLMİŞTİR.

 

Bir önceki yazımız olan KATILMA ALACAĞI başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.