Blog

trafik_sigortasinda_yeni_duzenleme_h60193_e48aaTSB Genel Sekreteri Mehmet Akif Eroğlu, trafik kazalarında ödenecek vefat tazminatının hesaplanmasına standart getirildiğini belirterek, “Tüketicilerin mahkemelere başvurmasına, aracılara komisyon ödemesine gerek kalmadı” dedi.

TÜRKİYE Sigorta Birliği (TSB) Genel Sekreteri Mehmet Akif Eroğlu, 1 Haziran’da uygulamaya giren yeni trafik sigortası şartları sayesinde tüketicilerin mahkemelere başvurmasına gerek kalmadığını söyledi. Eroğlu, yeni uygulama ile ölümlü trafik kazalarında sigortadan ödenecek vefat tazminatında önemli değişikliğe gidildiğini belirterek, önceki dönemde tazminat hesaplamasında standart olmadığını kaydetti.
 
Kişilerin mahkemeye başvurduklarında bilirkişilerin kendi metodları ile tazminatı hesapladıklarını ifade eden Eroğlu, “Yeni uygulamada buna standart getirildi, böylece her olayda ortaya çıkan farklılıkların da önüne geçildi. Hesaplama yöntemi artık trafik sigortasının genel şartlarına girdiği için vatandaşların bundan sonra mahkemeye gitmesine gerek yok. Tazminat hesaplama tekniği olmadığı için aracılar vasıtasıyla mahkemelere gidiyorlardı ve gereksiz yere komisyon ödüyorlardı. Artık standart getirildiğinden, tüketici mağdur olması durumunda direk sigorta şirketine başvurarak, zararını alabilir; aracılara da gereksiz yere komisyon ödemek zorunda kalmaz” dedi.
 
 

 
 

TÜKETİCİNİN YARARINA

Mehmet Akif Eroğlu, yeni düzenlemenin sigorta şirketleri kadar tüketicilerin de lehine olduğuna dikkat çekerek, tüketicinin de hakkaniyetli biçimde hakkını alabilmesinin önemli olduğunu söyledi ve sözlerini şöyle sürdürdü:
“Şöyle bir algı doğru değil: Bir tarafta sigorta şirketi, diğer tarafta ise vatandaş var; bireyi koruyalım, alması gerekenden daha fazla verelim. Bu algı uzun vadede başka sıkıntılara neden olur. Şirketler primleri belirlerken haklı olarak zarar etmeyecekleri biçimde fiyatlandırma yapıyorlar. Burada hakkaniyeti aykırı, vatandaş lehine daha fazla ödeme yapılırsa bu durum sigorta sektörü açısından sürdürülebilir olmaktan çıkar, bu sefer araç sahiplerinin cebine daha fazla sigorta primi olarak yansır. Yargının da bundan sonra vereceği kararlarda bu durumu mutlak suretle dikkate alması gerekiyor.”
SAĞLIĞI SGK KARŞILAYACAK
 
Mehmet Akif Eroğlu, trafik sigortasındaki yeni düzenlemelerden birinin de kazalarda sağlık giderlerinin Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) tarafından karşılanmasına yönelik olduğuna değindi. Tedavi giderleri içine bakım giderlerinin de eklendiğini vurgulayan Eroğlu, “Burada tedavi giderleri esnasında bakım giderleri konusu net değildi ve tartışma yaratıyordu. Yeni genel şartlarda bu tanımlar net ortaya kondu. Artık sürekli sakatlık raporu alınıncaya kadar yapılacak tedavi giderleri ve buna ilişkin bakım giderleri ayrı bir teminat kapsamında ve SGK tarafından karşılanmak zorunda” dedi.
Mehmet Akif Eroğlu, “Yeni düzenleme trafik sigortası primlerini artıracak mı?” sorusunu ise şöyle yanıtladı: “Bu düzenlemeler ve genel şartlar mahkemelerce kullanılırsa fiyatlar artmaz. Bugüne kadar yaşanan en büyük sorun, sigorta şirketleri öngöremedikleri maliyetlerle karşı karşıya kalıyorlar ve bu maliyetleri de primlere nasıl yansıtacaklarını bilemiyorlardı. Yeni düzenleme belirsizlik kalktı. Dolayısıyla primlere de olumlu yansıyacaktır” şeklinde konuştu.
 
Trafik sigortası kangrene dönmüştü
 
TSB Genel Sekreteri Mehmet Akif Eroğlu, 2014 yılı trafik sigortası rakamları hakkında da bilgi vererek, şunları söyledi:
“55 milyon lira hayat dışı branşlarda üretilen primin 16 milyonu trafik sigortasından kaynaklandı. Kabaca, üretilen her 3 poliçeden biri trafik poliçesi. Sektörün ürettiği toplam primin yüzde 22’si trafikten oluşuyor. Türkiye’de trafikte 19 milyon araç var ve bunun tamamı sigorta yaptırmak zorunda. Dolayısıyla poliçe yaptırmış 16 milyon kişiyi ilgilendiren, sigorta sektörünün de önemli bir hacmini oluşturan branştan bahsediyoruz. Son 7 yılda ise sigorta şirketleri 7 milyar liraya yakın bu branştan zarar ettiler. Sadece 2014 yılında zarar 864 milyon lira oldu ve 2015’in ilk çeyreğinde 700 milyon liranın üzerine çıktı. Bu durum sigorta şirketleri açısından kangrene dönüşmüş ve sürdürülebilir olmaktan çıkmıştı. Dolayısıyla yeni düzenlemeye ihtiyaç vardı.”

 

Bir önceki yazımız olan İşte Anayasa Mahkemesinden çok konuşulacak derse girmeyen öğretmen kararı! başlıklı makalemizi de okumanızı öneririz.